Rakip Trabzonspor; son haftalarda aldığı beraberliklere rağmen iyi çıkış yakalamış en son Fenerbahçe malubiyeti olan, yeni stadında zor bir deplasman. İki takım arasındaki fark 2 puan. Her iki takımda galibiyet peşinde.
Özellikle 2. Yarı yeni transferleri ve form grafiği yükselen oyuncularıyla iyi bir grafik sergileyen Trabzonspor’u yeni sahasında yenmek elbette kolay değildi. Nitekim sezonun en iyi oyununu oynayan Ahmet Şahin beklide maçın farka gitmesini önledi.
Deplasman fobisini bitirmek için hafta içi iddialı konuşan Zoran Barisic, maalesef istenilen sonucu takıma kazandıramadı.
Hoca değişikliğinde 2 haftada göze en çok çarpan sıkıntılar; daha dar alanda çok koşan bir takımken, forvet ve defans çizgisindeki alan biraz daha genişlemiş buda bazı pozisyonlarda oyuncular arasında kopukluklara sebep olmuş. Bu şuanda çok bariz sıkıntı gibi görünmese de önümüzde ki haftalarda bu mesafe daha da açılırsa bugüne kadar çok iyi yaptığımız takım savunmasını bozabiliriz.
Görünen bir diğer hususta ciddi bir otorite zaafı. Hocanın acilen oyuncular üstünde otoriteyi sağlaması ,gerekirse dar kadroda ufak revizeler yapıp oyuncuları vazgeçilmez hissinden derhal uzaklaştırması lazım. Mesela bir pozisyonda haksız yere takım arkadaşına bağıran kendini bilmez bir Tanase yerine; tecrübeli her zaman oyuna hazır bir Serdar Deilktaş değişikliği gibi.. bu değişiklikleri yapamazsa, yarın o çok iyi dediğimiz Latovlevici, Seleznyov gibi oyuncuları da zabdetmek güçleşecek ve grafiklerinde ciddi bir düşüş kaçınılmaz olacaktır.
Şimdi önümüzde gaibiyetin olmazsa olmaz olduğu bir Adanaspor maçı var. Arkasından, deplasmanda zirveden kopmak istemeyen Başakşehir maçı ve evimizde Fenerbahçe maçı. Önümüzdeki hafta hocası, futbolcusu, yönetimi, taraftarı tek yürek olup 3 puanı almamız gerekir. Kaçıracağımız puan yada puanlar bu fikstürde bizi 3-4 haftada telafisi zor bir sıraya iter.
Taraftarın sadece büyük takımlara gösterdiği ilgiyi bu kez kendi takımına gösterip haftaya stadı doldurması takımın galibiyet yolunda en büyük gücü olur..