Geçtiğimiz yıl Ekim ayında İçişleri bakanlığı bir genelge yayınladı. Yayınlanan bu genelge ile 298 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 74’üncü maddesinde değişiklik yapıldı. Buna göre; “Sürücüler, görevli bir kişi veya ışıklı trafik işareti bulunmayan ancak trafik işareti ve levhalarıyla belirlenmiş kavşak giriş ve çıkışları ile yaya ve okul geçitlerine yaklaşırken yavaşlamak, varsa buralardan geçen veya geçmek üzere bulunan yayalara durarak ilk geçiş hakkını vermek zorundadır”
Buraya kadar her şey güzel amaç insani lakin uygulamada sıkıntılar var ve bu sıkıntı her geçen gün artıyor.
Bu uygulama trafik Işıkları olan yerlerde geçerli değil ama bizim insanımız trafik işareti olan yerlerde de yaya önceliği varmış gibi hareket ediyor, sırf bu yüzden şehir içi trafiği çoğu yerde büyük aksamalara sebep oluyor.
Devletin iyi niyetli olarak başlatmış olduğu bu uygulamayı her zaman olduğu gibi yine yanlış anladık ve öylede uyguluyoruz, önce yaya olan yerlerde hiç acele etmiyoruz elinde çocuk arabası ile geçenler, yolun ortasına gelip telefonla konuşanlar, toplu olarak değil de tek tek geçmeye çalışanlar mı dersiniz. Geçtiğimiz hafta benim bizzat şahit olduğum şehir içi trafiğinde biriken araç kuyruğuna aldırmadan yolun ortasında durup elindeki dondurmanın ambalajını açmaya çalışan mı dersiniz daha neler var neler.
Lüften bu konularda biraz daha duyarlı olalım devletin sağladığı imkanla o yaya yolundan geçende biziz, aynı imkanla şehir içi trafiği durma noktasına getirende biz. O nedenle diyorum ki abartmadan saygı ve hoşgörü çerçevesinde, can yakmadan, canımız yanmadan bu uygulamayı devam ettirelim.
Kalın sağlıcakla….
Birde yol verdiğimiz yayalar; mimikleriyle kafalarıyla eliyle ne bileyimn bir şekilde yol verenlere teşekkür etseler ne güzel olur değil mi ? Ecnebiler bunu çok güzel yapıyor ama bizim yerliler yol verdiğimiz için neredeyse kavga edecek gibi bakıyor.