CHP Cumhurbaşkanı Adayı İnce Karabük’te miting yaptı « Karabük Meydan Haber

Karabük Meydan Haber

CHP Cumhurbaşkanı Adayı İnce Karabük’te miting yaptı

Bu haber 08 Haziran 2018 - 18:11 'de eklendi.

CHP Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce, 24 Haziran 2018 günü yapılacak olan seçim öncesi Karabük’te miting gerçekleştirdi.
Karabük Kent Meydanı’nda gerçekleştirilen mitingde katılımcılara hitap eden CHP Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce, “Bugün bir Cumhuriyet kentinde olduğumu biliyorum. Bu ülke yeni kurulduğunda Karabük 13 haneli bir köy iken bu nasıl bir vizyondur, bu nasıl bir geleceği görmektir. 1925’te Cumhuriyeti kuranlar başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Türkiye daha toplu iğne bile yapamazken 1925’te Karabük’e fabrika planlıyor. 1937’de yapıyorlar. Ama bu ülkeyi yönetenler 16 senedir çivi mi çaktı diyor CHP diyor. Bunu o sattıklarını kim yaptı kim? İşin kötüsü ne biliyor musunuz? Safranbolu gibi Türkiye’nin yüz akı bir şehri kendi partisinden belediye başkanını görevden alıyor. Ne diye görevden aldığını bilmiyoruz. Orayı öyle yönetiyor. Karabükspor’u perişan ediyor. O güzelim fabrikayı haraç mezat gönderiyor. Ve Türkiye’nin her yeri de öyle. Türkiye’nin 1925’te ağır sanayi hamlesini başlatmak için fabrikaları kuran fabrika. Bunları yok ediyorsun” diye konuştu.

Ben ‘fabrika’ diyorum, Erdoğan ‘kıraathane’ diyor 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘Millet Kıraathanesi’ projesini eleştiren Muharrem İnce, şöyle devam etti:
Şimdi gelmiş meydanlarda diyor ki ‘Ben meydanlarda aş diyorum, çocuklara iş diyorum.’ O gelmiş meydanlara ‘Kıraathane açacağım’ diyor. Aklımdan iki şey geçiyor. Acaba yanında diyorum FETÖ’cüler mi var, bunu gaza mı getiriyor. Bıktı artık bu da şu işi Muharrem İnce alsın da kurtulayım şu işten mi diyor. Kıraathane açacakmış. Ben fabrika açalım diyorum o kıraathane açacakmış. Ben çocuklara gençlere iş diyorum o bedava kek verecekmiş. Diyor ki ‘Ey milletim sizi de bu seçimde kekleyeceğim’ diyor. Böyle bir şey gerçekten inanılır gibi değil. Türkiye’de 16 yılda bir tane fabrika açmadı. Var olanın hepsini sattı. Şimdi kıraathane açacakmış, orada oturacakmış. Kekler, çaylar bedavaymış. Kitap okuyacakmışız. Be mübarek internetten haberin yok mu? Wikipedia açık olacak mı? Orada oturup bedava kek yiyeceğiz. Bedava kek yemek istiyorsanız Erdoğan’a oy verin, fabrikada çalışıp ekmeğinizi kazanmak istiyorsanız bana oy verin. Böyle bir şey olamaz. Meydanlara geliyor ‘şehir hastanelerini Muharrem İnce beğenmiyor. Hâlbuki buralar çok güzel, müşterisi de çok olacak’ diyor. Lafa bak, hasta müşteri midir? Bakanlar bu aralar şirazeden çıktı. Diyor ki bir başka yerde, ‘Bakanlar dışarıdan eleman olacak’ diyor. Bakanlar artık o kadar küçük adam ki eleman. Dün akşam bir televizyon kanalında yandaş iki gazeteci ile ‘Efendim iki şair ölüm yıldönümü diyor.’ Ölen şairin şiiri tesadüfen dosyaya girmiş. Diyor ki ‘Muharrem İnce proje anlatmıyor. Meydanlarda geziyor’ diyor. Karabük’ten sesleniyorum. Bay Erdoğan, Bay Recep sana sesleniyorum. Yüreğin varsa, cesaretin varsa, bilgin varsa istediğin bir televizyonda karşıma çık. Gel tartışalım. Türkiye’ye ben ne yapmak istiyorum, sen ne yapmak istiyorsun. Ben uzay madenciliği, kuantum, gelecek diyorum. Çocuklara aş, iş diyorum. Robot koordinatörlüğü diyorum. 20-30 yıl sonrasını düşünerek konuşuyorum. Zaten siyasetçi ile devlet adamı arasındaki fark budur. Siyasetçi gelecek seçimi, devlet adamı gelecek nesli düşünür. Ona önerim şu, gel bir akşam istediğin bir kanala, istediğin yandaş gazetecileri de ekonomi tartışalım. Bana çırak diyorsun ya orada göstereyim çırak kim, usta kim. Eğer ekonomi tartışmam diyorsan, dış politika, sanayi, tarım, eğitimi tartışalım. Zaten tartışamazsın. Benim karşıma çıkacak cesareti var mı? Bence var çıkacak, çıkar mı, çıkmaz mı? Cesareti, bilgisi varsa çıkar. Olanı (diploma) var olmayanı var. Üniversite diploması olmamak ayıp değil. Olmadan var demek ayıp. Yoksa olmayabilir. Yandaş bir açıklama, ‘Vardı da FETÖ’cüler çaldı’ dedi. FETÖ’cüler de ‘Çalmaya gittik ama bulamadık’ dedi. Elimde bir makbuz var. Biz dedik ki Ramazan ve Kurban bayramında emeklilere birer maaş verelim. Bizden projeyi çaldılar ama eksik çaldılar. Bir maaş değil, biner lira dediler. 500 alan var, 600 alan var, 700 alan var. Bunun böyle olacağını biliyorduk. Mecliste plan bütçe komisyonunda arkadaşlarımız önerge verdiler. Ne yazık ki önergeleri reddettiler. Burada bile dürüst olmadılar. Mübarek Ramazan ayında bile emeklilere yalan söylediler. Çocuklar bugün karne aldı. Bende bugün bir Fizik öğretmeni olarak Erdoğan’a not vereyim. Ekonomi bilgisi sıfır, tarım bilgisi sıfır, Türkçe yüzde yüz sıfır, çünkü Cehape diyor. Türkçe’de Ha diye bir harf yok. He diye olur. 10 aldığı dersler de var. Kandırılma 10, FETÖ’ye destek 10, işsizlikle mücadele 0. Diyor ki ‘FETÖ bizim zamanımızda büyüdü.’ Ey Erdoğan FETÖ senin zamanında büyüdüyse, Bank Asya’ya 100 lira yatırdı diye gariban memurlardan ne istiyorsun. En büyük FETÖ’cü sensin, kendin söylüyorsun. FETÖ kandırdı, Apo kandırdı, Barzani kandırdı, Obama kandırdı. Sonra çıkmış diyor ki ‘Rabbim beni affetsin.’ Ben de diyorum ki ‘Rabbim O’nu affetme.’” 

 

 

 

 

 

HABER HAKKINDA GÖRÜŞ BELİRT

Yorum Yok

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.